Yunan adası Thassos ya da bizim deyimimizle Taşöz, sadece deniz tatili için tercih edilmiyor. Doğanın içinde yürümek, bisiklete binmek isteyenler de adanın yolunu tutuyor. Taşöz’de yeşilin binbir tonuyla karşılaşıyorsunuz.
Denizin ve gökyüzünün mavisi, ağaçların yeşili ve kumsalın altın rengi birleşince ortaya eşsiz manzaralar çıkıyor bu sevimli Yunan adasında… Kuzey Ege‘de bulunan Taşöz, plajları ve geleneksel lezzetleriyle misafirlerine güzel bir tatil vaat ediyor. Plajlara giden ağaçlarla kaplı yollar, köylerin çevresindeki dağ geçitleri ve göl kenarları yürümek için ideal.
Maries-Prinos, Panagia-Potamia-Ypsario, Kallirahi-Prinos veya Hrisi Ammoudia- Limenas gibi ödüllü parkurlara da yürüyerek ya da dağ bisikleti ile çıkabilirsiniz. Açık hava sporlarına tutkun olanlar için Taşöz macera dolu. Zamanın adeta donduğu adada, modern, lüks oteller de var, 70’li yıllardan kalmış olanlar da.
Ziyaret ettiğiniz köylerdeki sadeliğe ve doğallığa hayran kalacaksınız. Her yerden gelen çam ve bal kokuları, hafızanızda güzel izler bırakacak. Taşöz’e gitmek için en güzel yol, bence kendi arabanızla İpsala sınır kapısından geçip, Keramoti’den kalkan arabalı feribotlarla adaya geçmek. Keramoti’den Taşöz’e feribot yolculuğu yaklaşık 45 dakika sürüyor ve feribot Limenas’a yanaşıyor.
Limenas, antik çağlardan beri Taşöz’ün ana karaya bağlantısı ve adanın merkezi olarak biliniyor. Adanın güneybatısındaki bir diğer merkez olan Limenaria, sahilindeki tavernalar, mağazalar ve barlar ile daha eğlenceli. Ada aynı zamanda, antik çağlardan beri civa, kurşun, demir, manganez ve beyaz mermerin zengin birikimi ile bir madencilik merkezi. Beyaz mermeri adadaki Marble Beach (Mermer Plaj) gibi pek çok plajda denizin içinde dahi görebiliyorsunuz.
DOĞAL HAVUZ GIOLA
Taşöz’de adanın etrafında bir tur attığınızda, hangi plaja gitmeliyim diye düşünmenize gerek yok, çünkü hepsinin denizi birbirinden güzel. Limenas’taki La Scala ya da Karnagio Beach Club gibi plajlarda şezlong ve şemsiye olsa da, girişler ücretsiz. Yemek ve içecek harcaması yaptığınızda ekstra ücret alınmıyor. Eğer yemek yemezseniz 3 euro gibi çok cüzi bir ücret ödüyorsunuz.
Makriammos Bungalows ve Marble Beach de ücretli ve çoğu zaman çok kalabalık. Diğer plajlarda ise kumsala ya da kayaların üzerine havlunuzu atıp denizden faydalanabiliyorsunuz.
Güneyde Giola adında denizle birleşmiş bir doğal havuz var. Ama bana sorarsanız gitmek için harcanan onca eforu hak etmiyor. Bozuk ve dimdik bir yoldan yürüyerek varılan Giola, yaklaşık 10 metre yüksekliğinde ve herkesin tek eğlencesi yüksekten bu doğal havuza atlamak.
KÖYLERDE ZİYAFET VAR
Taşöz için söylenecek pek çok şey var ama en önemlisi bence lezzetleri. Adanın köyleri, tipik Yunan hayatını görmek için mutlaka gezi listesine alınmalı. Çoğunda kuzu ya da oğlak çevirmesi yapılıyor. Ben tesadüfen arabamın camına iliştirdikleri bir reklam broşürü ile Theologos Köyü‘ndeki Iatrou Tavernası‘nı buldum. Etler inanılmaz lezzetli ve fiyatlar ise son derece uygundu.
Daha sonrasında öğrendiğime göre, tüm köylerde benzer tavernalar var ve hepsi de son derece lezzetli deneyimler vaat ediyor. Sahillerde ise daha çok deniz ürünleri ağırlıklı restoranlar bulunuyor. Balık, kalamar, karides konusunda son derece başarılılar. Gündüz plaj olan pek çok mekan akşamları restorana dönüşüyor.
ZEYTİNİ VE BALI MEŞHUR
Zeytin ve zeytinyağı, Yunanistan‘ın pek çok bölgesinde olduğu gibi burada da çok güzel. Adanın batısındaki büyük zeytinliklerden toplanan ürünlerden almadan dönmeyin.
Orta kısımlardaki dağlarda ise arıcılık yaygın. Taşöz balları dünya çapında meşhur. Pek çok çeşidi olan ballar için de bavulunuzda geniş yer açın.
Kavala kurabiyesi tüm Yunanistan’da olduğu gibi burada da meşhur ama bence bizdekiler daha lezzetli.
